Seccaden kumlardı
Devirlerden diyarlardan gelip göklerde buluşan ezanların vardı
Mescid mü’min,minber mü’min
Taşardı kubbelerden tekbir, dolardı kubbelere amin
Ve mübarek geceler dualarımız geri gelmeyen dualardı
Gecelerki pırıl pırıl kandillerin yanardı
Kapına gelenler ya Muhammed uzaktan yakından
Mü’min döndüler kapından
Besmele ekmeğimizin bereketiydi
İki dünyada aziz ümmet Muhammed ümmetiydi
Konsun yine pervazlara güvercinler
“Hû hû”lara karışsın aminler
Mübarek akşamdır gelin ey “fatihalar yasinler”
Günler ne günlerdi ya Muhammed
Çağlar ne çağlardı
Daha dünyaya gelmeden inananların vardı
Ve bir gün ki gaflet çöller kadar dı
Halime’nin kucağında Abdullah’ın yetimi,Amine’nin emaneti ağlardı
Hatice’nin goncası,Aişe’nin gülüydün
Ümmet’in gözbebeği,göklerin rasuluydün
Elçisin elçi geldin,elçiler getirdin
Ruhunu Allah’a,elin ümmete verdin
Beşiğin yurdun yuvan Mekkede bunalırsan Medine’ye göçerdin
Biz bu dünyadan nereye göçelim ya Muhammed
Yeryüzünde inkar,riyâ,hıyanet altın çağını yaşıyor
Diller sayfalar satırlar Ebu Leheb öldü diyorlar
Ebu Leheb ölmedi ya Muhammed
Ebu Cehil kıt’alar dolaşıyor
Neler duydu şu dünyada mevlidine hayran kulaklarımız
Ne adlar ezberledi ya Nebi adına alışkın dudaklarımız
Artık yolunu bilmiyor,yolunu unuttu ayaklarımız
Kâbene siyahlar yakışmamıştır ya Muhammed bugünkü kadar
Hasret gururla savaşta,gurur kafdağında derebeyi,
Onuda yaralarlar kanadından,gelse bir şefkat meleği
İyiliğin türbesine türbedar oldu iyi
Vicdanlar sakat çıkmadan yarına
İyilikler güzellikler getir ademoğullarına
Şu gördüğün duvarlar ki kimi Tâif’tir kimi Hayberdir
Fethedemedik ya Muhammed senelerdir
Ne doğruluk ne doğru,ne iyilik ne iyi
Bahçede en güzel dal unuttu yemiş vermeyi
Günahın kursağında haramların peteği
Bayram yaptı yapanlar,semaveyi boşaltıp saveyi dolduranlar
Atını hendeklerden bir atlayışta aşırdı aşıranlar
Ağlasın Yesrip,ağlasın Selmanlar
Gözleri perdeleyen toprak,yüzlere serptiğin topraktı
Yere dökülmeyecekti ey Nebi,yabanların gözünde kalacaktı
Konsun yine pervazlara güvercinler
“Hû hû”lara karışsın aminler,
Mübarek akşamdır gelin ey “fatihalar yasinler”
Ne oldu ey bulut gölgelediğin başlar
Hatırladınmı ey yol!Bir aziz yolcuyla aşarak dağlar taşlar
Kafile kafile,kervan kervan şimale giden yoldaşlar
Uçsuz bucaksız çöllerde yine izler gelenlerin,yollar gideceklerindir
Şu tekbir getiren mağara örümceklerin değil peygamberlerindir,meleklerindir
Örümcek ne havada,ne suda,ne yerdeydi!Hakkı göremeyen gözlerdeydi
Şu kuytu cinlerin mi,perilerin yurdumu
Şu yuva ki bilinmez kuşları hüthütmüdür,güvercinmi,kumrumu
Kuşlarını bir sabah Medine’ye uçurdumu
Ey avade yatan ölü
Bahçende açtı dünyanın en güzel gülü
Hatıran uyusun,çöllerin ılık kumlarıyla örtülü
Dinleyene hala çöller ses verir
Laleyl susar uğultular gelir
Mersiye okur Uhud,kaside söyler Bedir
Sende bir hac günü,başta Muhammed yanında Ebu Bekir
Gidenlerin yüzbin olup dönüşünü destan yap
Ey şehir Ebu Bekirde nur,Osmanda nurlar
Kureyş uluları karşılarında meydan okuyan bir Ömer bulurlar
Ali’nin önünde kapılar açılır,Ali’nin önünde eğilir surlar
Bedirde,Uhudda,Hayberde Hakkın yiğitleri ŞEHİT olurlar
Bir mutlu günde ki ölüm tatlıydı
Yerde kalamazdı ruhun kalmamalıydı
Konsun yine pervazlara güvercinler
“Hû hû”lara karışsın aminler
Mübarek akşamdır gelin ey “fatihalar yasinler”
Vicdanlar sakat çıkmadan ya Muhammed yarına
İyiliklerle,güzelliklerle gel ademoğulların
Yüreklerden taşsın yine imanlar
Itri yine bestelesin tekbiri,evliya okusun kur’an’lar
Ve kur’an,göznuruyla çoğaltsın Osmanlar
Naatını Galip yazsın,mevlidini Süleymanlar
Sütunları,kemerleri,kubbeleriyle geri gelsin Sinanlar
Çarpılsın,hakikat niyetine cenaze namazı kıldıranlar
Gel ey Muhammed bahardır,dudaklar arasında saklı aminlerimiz vardır
Hac’dan döner gibi,Mirac’dan iner gibi gel bekliyoruz yıllardır
Bulutlar,rüzgar,hızır,cibril,nisan,bahar,ayetlerini ezber bilen yapraklar kanat
Açılsın göklerin kapıları,perdeler kat kat
Çöllere dökülsün yıldızlar
Dizilsin yollarına yetimler,günahsızlar
Çöl gecelerinden yanık türküler yapan kızlar sancağını saçlarıyla dokusun
Bilal-i Habeşi sustuysa ezanları Davut okusun
Şimdi seni ananlar anıyor ağlar gibi
Ey yetimler yetimi ey garipler garibi
Düşkünlerin kanadıydın,yoksulların sahibi
Nerde kaldın ey Nebi,nerde kaldın ey Rasul
Konsun yine pervazlara güvercinler
“Hû hû”lara karışsın aminler
Mübarek akşamdır gelin ey “fatihalar yasinler”
geri anasayfa
Thursday, March 29, 2007
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment